16 Mart 2019 Cumartesi

"21.yy da Kuantum Liderlik" Kitabı Özeti

Merhaba sevgili okurlarım,

Uzun zamandır size kitap özeti yapmıyordum. Son zamanlarda okuduğum bir kitapta övgü ile bahsedilen ve bu sayede aldığım "21.yy da Kuantum Liderlik" kitabını sizler için özetlemeye çalışacağım.

Kitap temelde fizik bilimden örnekler ve karşılaştırmalar ile günümüz yöneticilerine yeni bir yönetim, liderlik veya düşünme biçimi göstermeye gayret ediyor. Buna da kuantum liderliği adını veriyor. Ben de yaptığım özette aşağıda belirtilen iki düşüncenin nasıl organize olduğunu ve buna bağlı olarak nasıl yönetildiğini sizlere göstermek istiyorum.

Kuantum düşüncesi ile Newton düşüncesi kitabın ele aldığı iki temel düşünce biçimi olarak karşımıza çıkıyor. Newton'a göre parçacıklar vardır, bunlar birbirinden bağımsız ve birbirleri ile ilişki içerisinde olmadan hareket ederler. A'dan B'ye yalnızca tek bir doğru vardır. Kuantum düşüncesinde ise parçaçıkları değil bütünü ele alır. Bu parçaçıkların birbirleri arasında bir ilişki vardır. Bu da dalga teorisi olarak adlandırılır. Bunlara göre Newton'sal organizasyonlar makine gibi tek bir hedefe doğru çalışırken, kuantum organizasyonları kompleks adaptif sistemler olarak adlandırılan canlı sistemlerdir. Canlı sistemler çevreleri ile sürekli bir iletişim halinde olurken değişime karşı da tepki verebilmekte ve esnek kalabilmektedirler. Newtonsal organizasyonlar ise tek bir hedefe tek bir strateji ile varılabileceğini düşünmektedirler.

Newtonsal organizasyonlar X işini yapabilmek için en iyi yol nedir diye sorarken Kuantum organizasyonları ise bu işi yapmanın nedeni nedir, bu işin anlamı nedir gibi sorular sormaktadır. Bu düşünce yapısı işletmeleri de bölümlere ayırmıştır. Her bölüm kendi içerisinde kapalı bir kutu misali kendisine verilen işleri yapıp hedeflerini tutturmaya gayret ederken, bir bütün olarak işletmenin hedeflerini önemsemez.

Newtonsal düşünen bir İK yöneticisi bir aday ile görüşürken ona doğrudan hedefe yönelik sorular sorar. Örneğin, kaç yaşındasın, evli misin, eğitimi nerede aldın vb sorular ile net bilgiler elde etmeye gayret eder. Görüşme sonunda adayla ilgili bazı somut bilgiler elde edilmiş ama adayın benliği hakkında yeterince fikir temin edilememiştir. Kuantum düşüncesinde olan bir İK yöneticisi ise adayla zaman geçirir, onunla yemek yer, ilgi alanlarını keşfeder, sohbet eder ve en sonunda adayla ilgili daha derin bilgiyi sahip olur.

Newtonsal organizasyonlar standartlaştırılmış, risklerden ve kaostan uzaklaştırılmış ve tabiri caizse kurallara göre oluşturulmuş bir yapıdır. Oysa kuantum organizasyonları bundan tamamen farklı davranırlar. O zaman bunları özetleyelim. Newtonsal organizasyonlar; kesinlik, hiyerarşi, iş bölümü, tepeden yönetim, tek bir bakış açısı, rekabet, bürokrasi kelimeleri ile tanımlanırken Kuantum organizasyonlar ise belirsizlik, hiyerarşiden yoksun, bütünsel, çok merkezli, birçok bakış açısı, iş birliği, esnek kelimeleri ile tanımlanmaktadır.

Konuya bir de batı ve doğu yönetim modelleri açısından baktığımızda batı yönetim modellerinin daha iş merkezli, insanı bir birey olarak görmekten uzak, insanın sosyal hayatına ilgisiz olduğunu görmekteyiz. Oysa doğu yönetim modellerinde ise insanı bir sosyal varlık olarak önemseyen, onun duygularını anlamaya çalışan bir yönetim modeli ile karşılaşırız.

Tabii bunlara şu doğru bu yanlış demek uygun olmaz. Her ikisinin de doğru olarak uygulanabileceği modeller bulunmalıdır. Bu modelleri insanların zekası ile eşleştirirsek batı yönetim modeline daha çok matematiksel ve kural bazlı çalışan Zihinsel zeka yani IQ denirse; doğu yönetim modeline de daha çok güvene, ilişkilere ve sosyalliğe dayanan duygusal zeka yani EQ benzetmesi yapılabilir. Kuantum liderliği ise her iki modeli birlikte kullanmayı mümkün kılan ve insanların içerisindeki yaratıcılığı ortaya çıkarak SQ yani ruhsal zeka ile açıklanabilir.

Sonuç olarak Kuantum liderliği temelde insanlara ve sisteme güvenmeyi, ilişkiler ve takımlar kurmayı, değişen şartlarda rahat ve diyalog halinde kalmayı, esnek olmayı, birçok olasılığa karşı hazırlıklı olmayı ve açık olmayı vurgulamaktadır. Bu tarz liderlik modelinin günümüz şartlarında daha geçerli olduğunu düşünebiliriz.

Hepinize bu kitabı almanızı tavsiye eder, iyi okumalar dilerim