Kıymetli okurlarım merhaba,
Bir süredir sizlere kitap özeti yapamamıştım. Son zamanlarda çok fazla duymaya başladığımız Yalın Girişim veya İngilizcesi ile Lean Startup üzerine yazılmış olan ve bu anlayışın ortaya çıkmasına sebep olan Yalın Startup adlı kitabı özetlemeye karar verdim.
Eric Ries tarafından yazılmış olan kitap bugün birçok startupın neden başarısız olduğunu ve neler yapmaları durumunda başarılı olabileceklerini anlatmaya çalışıyor.
Ries bu modeli Toyota'nın Yalın Üretim Modeli'nden esinlenerek Yalın Startup olarak belirlenmiş. Bu modelin beş tane prensibi var.
Girişimciler her yerdedir. Girişimci olmak için mutlaka garajda çalışmak zorunda değilsiniz. Son derece belirsiz bir ortamda yeni ürün ve servisler geliştirmek üzere kurulmuş kuruma startup denilebilir. Bu demek oluyor ki girişimciler her yerdedir ve yalın startup yaklaşımı her büyüklükteki şirkete uygulanabilir.
Girişimcilik yönetimdir. Startup bir yönetim şekli değil bir kurumdur. Kısacası, son derece belirsiz koşullarda iş yapma şeklinde uygun olacak şekilde geliştirilmiş yeni bir yönetim anlayışı gerektirir. O sebeple girişimci bir unvan olarak değerlendirilebilir.
Doğrulanmış öğrenme. Startuplar sürdürülebilir iş yapmak için vardır. Bu sebeple, yapacakları geliştirmeleri test ederek deneylerle doğrulamalı ve böyle ilerlemeliler.
Yap-Ölç-Öğren. Başarılı startup süreçleri müşterilerinden aldıkları geri bildirim döngüsünü hızlı şekilde işletebilecekleri yetkinlikte olmalıdır.
İnovasyon muhasebesi. Startuplar işlerin önceliklerini, kilometre taşlarını, ilerlemelerini ölçmeli ve bunlara göre hareketlerine yön vermelidirler.
Yukarıdaki ilkelerden yol çıkarsak, startupların başarısız olma sebeplerinden bir tanesinin belirsizlik içinde faaliyet gösterdiklerini unutmaları olduğunu söyleyebiliriz. Detaylı pazar araştırmaları, en ince ayrıntısına göre yapılmış planlar vb. artık eskisi kadar işletmelere yön vermiyorlar. Bu anlamda çok fazla tahmine dayanan karışık planlar yapmak yerine Yap-Ölç-Öğren geri bildirim döngüsü adındaki direksiyonu kullanarak anlık ayarlamalar yapılabilir. Bu yön verme sürecini kullanarak pivot denilen keskin dönüşü yapmak mı yoksa mevcut yolu koruyup ufak güncellemeler gerçekleştirmek mi daha doğru bu kararı hızlıca alabilirsiniz.
Bu aşamaya kadar gördüklerimiz ile startupın bir tanımını yaparsak karşımıza şu ifadeler çıkıyor.
Startup, olağanüstü belirsizlik şartları dahilinde yeni ürün ve hizmetler geliştirmek için tasarlanmış bir beşeri kurumdur.
Eğer belirsizlik içinde yol alıyorsak ki bu birçok kurum için böyledir. O zaman uzun vadeli planlar yapmak yerine doğrulanmış öğrenme yöntemini kullanabiliriz. O sebeple müşteriye esas fayda sağlayacağına inanılan özellikler ile ürün piyasaya sunulur ve müşteri geri bildirimleri almaya başlanır. Eğer bu yapılmazsa müşterinin farketmeyeceği veya kullanmayacağı birçok ürün özelliği için uzun süren tartışmalar yapılabilir ve en sonunda bu kadar zaman israf olur. Bunu önleyebilmek için yaşayan bir döngü olarak müşteriden ürünün hangi özelliğinin daha önemli ve gerekli olduğu öğrenilmelidir.
Startup fikirleri ürünlere dönüştüren bir katalizördür. Müşteriler bu ürünler ile temas ettikçe geri bildirim ve veri üretirler. Bu anlamda Yap-Ölç-Öğren döngüsü önemlidir. Buna göre ilk önce ana fonksiyonlara sahip ürün piyasaya çıkartılır. Buna Minimum Viable Product (MVP) adı verilir. Daha sonra inovasyon muhasebesi olarak da adlandırılan MVP'nin başarı durumu analiz edilir. Bu aşama özellikle MVP üzerinde karar vermek açısından önemlidir. Tüm bunlar yapıldıktan sonra artık bu ürünün başarısı hakkında bir kanaat oluşur ve şu soru sorulur; mevcut strateji korunacak mı? Yoksa başka bir stratejiye pivot mu edilecek? Bu kararın yeterli veri oluştuktan sonra hemen verilmesi gerekir. Çünkü harcanan para ve emek arttıkça pivot etmek güçleşmektedir.
Yap Ölç Öğren Döngüsü |
Pivot kelimesi bazen yanlış şekilde değişim kelimesi ile eş anlamlı olarak kullanılmaktadır. Oysa Pivot; ürünle, iş modeliyle veya büyüme motoruyla ilgili yeni bir hipotezi test etmek için tasarlanmış bir değişim türüdür. Bu anlamda birçok pivot şekli vardır. Şimdi en önemlileri olduğunu düşündüğüm aşağıdakilere yakından bakalım;
Yakınlaştırma pivotu. Eskiden ürünün birçok özelliğinden biri olarak kabul edilen bir fonksiyon ürünün kendisi haline gelir.
Uzaklaştırma pivotu. Tek bir özellik her zaman yeterli olmaz. Bu özelliğin yanına yeni özellikler eklenebilir.
Müşteri grubu pivotu. Başlangıçta düşünülen müşteri grubundan çıkılarak farklı bir müşteri grubu hedeflenmeye başlanabilir.
Müşteri İhtiyacı pivotu. Müşteri ihtiyacının aslında tahmin edilenden farklı olduğu tespit edilebilir.
Girişimlerin iki farklı davranışı vardır. Bunlardan birincisi hiçbir hazırlık ve plan yapmadan hemen başlayabilmek için birkaç üstün körü müşteri görüşmesine güvenip ürünlerini piyasaya sunmak isterler. Bunun yanında bir diğeri de sürekli planlarını iyileştirerek, varsayımlarını arttırarak daha detaylı analizler içerisinde kendilerini bulmaktadırlar. Bu da kendilerini analiz felcine götürmektedir. Bu durumda yapılması gereken üstün körü bir başlangıç yapmak da olmamalı, analiz felcine yakalanıp sürekli mükemmeli aramaya çalışmak da olmamalıdır.
Bunların yanında müşterileri ilk elden anlamak oldukça önemlidir. O sebeple yalın bir girişim müşterileri gidip yerinde görmeden ürün ile ilgili bir karar vermez. Eğer girişimci iseniz, bir şeyleri varsaymak veya başkalarının raporlarına güvenmek yerine doğrudan müşterilere sormalı ve onlar ile görüşüp karar vermelisiniz.
Kitapta elbette çok fazla örneğe atıfta bulunup yukarıda anlatılanları detaylı olarak bizler ile paylaşıyor. Eğer bir özet yapmam gerekirse; yalın startup, küçük ekipler ile kısa döngülerde, yeni özelliklerin veya MVP nin müşteriler tarafından nasıl görüldüğünü anlamaya yarayan hızlı testlerin yapılabildiği, müşterilerle doğrudan iletişimin kurulduğu, ekiplerin hızlı ve inisiyatif gerektiren kararları alabildiği, makul veri ile makul zamanlarda iş modelinin korunması veya pivot edilmesi kararlarının verilebildiği, böylece zamanın ve sermayenin israf edilmediği yenilikçi bir anlayıştır. Bunu hayata geçirebilmek için küçük bir girişim olmak zorunlu değildir. Büyük organizasyonlar da bu yöntem ile ürün geliştirebilirler.
Hepinize iyi okumalar dilerim.
Çok güzel bir özet olmuş, emeğinize sağlık.
YanıtlaSil