ERP’nin bir
işletmeye ne sunduğunu göstermek amacıyla içindeki modüller hakkında bilgi verilmeye
çalışılacaktır. Her ne kadar ERP modülleri; satış, satınalma, muhasebe, üretim,
mühendislik yönetimi, proje yönetimi, depo yönetimi, insan kaynakları, müşteri
ilişkileri yönetimi, kalite yönetimi, döküman yönetimi sistemi, bakım yönetimi,
business modelleri (Netsis, 2008) gibi bir çok alt modül halinde
sınıflandırılsa da bu aşamada sadece en yaygın olarak kullanılan stok yönetimi
ve üretim, satınalma, satış-dağıtım ve malzeme gereksinim planlama modülleri
hakkında aşağıda bilgi verilmektedir (Özkan, 2008):
·
Stok yönetimi ve üretim modülü: İşletme için
satın alınan malzemelerin depolara girmesinden, müşteriye mamul olarak
satılmasına kadar olan, stok ile ilgili süreçleri kapsamaktadır. Şirketin
farklı amaçlarda (ana depo, hurda depo, emanet depo, red depo vb.) depoları ve
depolar arası hiyerarşileri olabilir. Her depo da lokasyon, ranza/göz vb.
nitelikler bazında birbirinden farklı özelliklere sahip olabilir. Tüm bu
tanımlamalar, istenilen esneklikte ERP ile birlikte sağlanan sistem tarafından
yapılabilmektedir.
·
Satınalma modülü: İşletmeye departmanlardan ya
da malzeme ihtiyaç planlamasından otomasyona dahil olarak gelen taleplerin
saptanıp, satıcı firmaya bildirilmesi, takip edilmesi ve teslim alınması
sürecini kapsamaktadır. Belirtilen bu işlemler otomatik olarak gerçekleşmekte
olup, belirtilen parametreler ile stok miktarı belli bir miktarın altına
düştüğünde tedarikçiler anında uyarılabilmektedirler. JIT sisteminin ileri bir
aşaması olarak nitelendirilecek bu sistem sayesinde üretim kesintisiz olarak devam
etmektedir.
·
Satış-dağıtım modülü: Müşterinin işletmeye olan
mamul siparişlerinin alınıp, üretimden sonra teslimine kadar olan süreci kapsamaktadır.
Satış-dağıtım; bilgi sisteminin yapısı, şirketlerin iş alanları, bulundukları
coğrafi yayılım, ürün çeşitleri vb. kriterlere göre değişiklik gösterebilirler.
Örneğin bir şirket diğerlerinden farklı olarak perakende satışa yönelik bir
dağıtım kanalı oluşturmuşken, diğeri sadece toptan satış yapabilir. ERP ile
sağlanan sistemler kullanıcıya, bu tanımlama esnekliğini göstermektedir.
·
Malzeme gereksinim planlaması modülü: Diğer tüm
modüllerden gelen kompleks fakat birbirleri ile ilişkili bilgiden faydalanarak
genel anlamda malzeme, miktar ve tarih bazlı gereksinim sonuçlarına ulaşır. Böylece
işletmenin genel malzeme gereksinimi ortaya çıkartılabilmektedir.
Görüldüğü gibi
önceki bölümde belirtilen ve ERP’nin tanımında da geçen işletmenin tüm
fonksiyonlarını bütünleştirmek, yukarıda anlatıldığı gibi çeşitli modüllerin
bir arada çalışması ile gerçekleşmektedir.
Şirketin tutarlı bilgi ihtiyacını karşılayacak kurumsal bir kaynak oluşturmak, ilk denemede güncel ve güvenilir veriye ulaşmak, iş sistemlerini olabildiğince tek bir çatı altında bütünleştirmek bunların başlıcalarıdır. İşletmeleri ERP yazılımlarına yönelten diğer nedenler de aşağıda belirtilmektedir (Davenport, 2000):
·
Arka plandaki işlerin otomasyonu,
·
İş süreçleri arasında daha iyi bir koordinasyon
için müşteri sipariş bilgileriyle finansal bilgilerin bütünleştirilmesi, üretim
sürecinin ve insan kaynaklarının standartlaştırılmasıyla servis kalite
seviyesinin yükseltilmesi, bireysel ve organizasyonel verimliliğin artırılması,
·
Coğrafi olarak birbirinden uzak birimler
arasındaki koordinasyon,
·
Kurumun farklı birimleri arasında terminoloji
birliğinin sağlanması,
·
Bilgi teknolojisi altyapısını anlamayı ve bu
yapıda çalışmayı kolaylaştıran tutarlı uygulama mantığı, tutarlı bilgi ve
arayüze sahip olmak,
·
Bilgi teknolojisi altyapısını yönetmeyi kolaylaştıran
tek bir sistemin varlığı,
·
Stratejik işletme kararlarının
iyileştirilebilmesi için veriye kolay erişim ihtiyacı,
·
İşletme maliyetlerinde azalma beklentisi,
·
Süreçlerde müşteri katkısının artırılması
beklentisi ve
·
İşletmenin fonksiyonları arasındaki bütünleşme
gereksinimi
Olarak
sıralanabilir.
ERP yazılımına
ihtiyaç duyulan nedenler listelendikten sonra bu yazılımların olumlu ve olumsuz
özelliklerine değinmek gerekmektedir. Her teknolojik gelişimde olduğu gibi ERP
sistemlerinin de olumlu ve olumsuz özellikleri bulunmaktadır. Microsoft’a göre
komple bir ERP çözümü sahibi olmanın,
parça parça uygulamalara göre birçok önemli avantajı söz konusudur. Bunlar
aşağıda belirtilmektedir (Microsoft, 2008):
·
Ölçeklenebilirlik: ERP çözümleri, kurumun
büyümesine paralel olarak genişleyebilme özelliğine sahiptir. Bu sistemin parametrik olmasından ve
esnekliğinden ileri gelmektedir.
·
Fonksiyonalite: ERP çözümleri, uygun
maliyetlerle farklı fonksiyonlara gerektiği zaman erişmeyi mümkün kılmaktadır.
Bugün ihtiyaç duyulmayan bir özellik ilerleyen zamanlarda aktive edilerek
kullanılabilecektir.
·
Destek ve hizmet: ERP çözümlerinde destek ve
hizmet son derece önemlidir. Entegre bir ERP ortamının destek ve hizmet
işlemleri çok daha basit ve etkili biçimde gerçekleştirilebilmektedir.
·
Güvenlik: Özellikle endüstriyel casusluğa ve
kurum içi operasyonel risklere karşı korunmayı sağlayan bir çok özellik ERP
sistemlerinde bulunmaktadır.
ERP sistemleri,
yukarıdaki olumlu yanlarının yanında bir çok olumsuz faktörü de bünyesinde barındırmaktadır.
Bunlar da aşağıda belirtilmektedir:
·
Başarı işgücünün niteliği ve tecrübesine
bağlıdır. Buna sistemin doğru bir şekilde nasıl çalışabileceği üzerine verilen
eğitim de dahildir. Birçok işletme maliyetlerini düşürmek için eğitim
bütçelerinde kısıntılar yapmaktadır. Küçük özel işletmelerde genellikle ERP
sistemleri, konu ile ilgili yeterli bilgisi olmayan kişiler tarafından
kullanılmaktadır.
·
Şirketler, kullanılan ERP sistemi ile ilgili
yeterli eğitimi olmayan yeni bir yönetici işe alabilmektedir. İşe alınan
çalışan iş konusu ile mevcut ERP sistemi arasında bütünlük sağlayamayabilir.
·
Bir ERP sistemini mevcut şirkete göre
kişiselleştirme imkanı sınırlıdır. Bazı sistemlerdeki kişiselleştirmeler, ERP
sisteminin yapısını değiştirebilir, ancak çoğu sistem genelde buna izin vermez.
·
ERP sistemi tarafından önerilen, sanayi
standartındaki bir re-engineering işlemi, şirketin rekabet gücü avantajının
kaybına yol açabilir.
·
ERP sistemi oluşturmak çok pahalı olabilir. Küçük
şirketler için 500.000 USD dan başladığı, büyük şirketler içinse bunun 15
milyon USD a kadar çıkabildiği gözlenmiştir (Bayraktar, Efe, 2008).
·
ERP sistemleri genellikle özel iş akışları ve iş
alanlarına adapte edilmesi zor sistemleridir. Bu da şirketlerin çeşitli
kayıplarının ana kaynağıdır.
·
Sistemlerin kullanımı kolay değildir.
·
Sistemi verimsiz ya da iyi kullanamayan bir
departman ya da kullanıcı, diğer departmanları veya kullanıcıları da olumsuz
şekilde etkileyebilir.
·
İşletme sınırlarındaki belirsizlik, muhasabe
işlemleri, güvenilirlik ve çalışan morali gibi konularda sorunlara yolaçabilir.
·
Departmanlar arasındaki hassas iç bilgilerin
paylaşılması zorluğu nedeniyle, yazılımın verimliliği azalabilir.
Departmanlarda çeşitli eski sistemlerin yarattığı uyum sorunları
sıklıkla ortaya çıkmaktadır.Kaynak:
Microsoft. (2008): “ERP’nin Avantajları ”, http://www.microsoft.com/turkiye/dynamics/erp/erp_nedir.mspx
Özkan M. (2008): “ERP Sistemlerine Farklı Bir Bakış” http://www.bilgiyonetimi.org/cm/pages/mkl_gos.php?nt=56
Davenport, T.H. (2000): Mission
Critical: Realizing The Promise of Enterprise
Systems, Boston
MA : Harvard
Business School
Press,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Merhaba kıymetli okuyucularım,
Yorumları denetlemeden siteye koyamıyorum. Maalesef uygun olmayan içerikler paylaşan kullanıcılar oluyor ve bunun siteyi ziyaret eden insanları olumsuz etkilemesini istemiyorum. Vaktimin darlığından her zaman yorumlarınıza da yanıt veremiyorum. Anlayışınız için teşekkür ederim.