19 Ocak 2013 Cumartesi

Satın Alma Gücü Paritesi (Purchasing Power Parity) ve Tarihçesi


Satın alma gücü paritesi (SAGP) teoremi ingilizce “purchasing power parity” (PPP) kavramının ülkemize ve dilimize uyarlanmış halini temsil etmektedir. Satın alma gücü paritesi teorisi döviz kurunu belirlemeye ve ülkeler arasında mallar ve hizmetlerin maliyetleri açısından bir karşılaştırma yapmaya olanak sağlamaktadır. Teori, ülkeler arasındaki fiyat farklılıklarının belirleyicisi olduğu ithalatçı ve ihracatçı faaliyetlerinin spot döviz kurunda değişikliğe neden olduğunu varsaymaktadır. Bir başka deyişle SAGP bir ülkenin cari hesaplarındaki bir işlemin döviz kurunun belirlenmesinde etkili olduğunu ifade etmektedir.

Farklı para birimlerinin satın alma gücünü eşitleyen ve ülkeler arasındaki fiyat farklılıklarını yok ederek, ulusal para birimlerini ortak para birimine dönüştüren bir oran olan (Mutlak SAGP bunu söylemektedir, söz konusu kavrama diğer yazıda değinilecektir) satın alma gücü paritesi (TUİK, 2004) ve bu pariteyi ortaya koyan teoriye göre döviz kurlarının piyasalarda serbestçe belirlenmesi durumunda alacağı değer, ülkeler arasındaki göreli fiyat değişim oranlarının bir ölçüsü olacaktır. Yani, denge döviz kuru, fiyat düzeylerinin oranı ile doğrusal bir ilişkiye sahiptir (Yıldırım, 2003).

Yukarıdaki açıklamalara paralel olarak bu teoriye göre bir mal sepetinin fiyatı dünyadaki tüm ülkelerde aynı olmalıdır. Böylece bu teoriye göre bir elmanın fiyatı New-York’da 1 Dolar ve Türkiye’de 1 TL ise TL/Dolar döviz kuru 1 TL olmalıdır. Diğer bir deyişle, bir malın tüm ülkelerdeki fiyatları eşit olmalıdır (Mutlak SAGP’ye göre). Döviz kurları bu eşitliği sağlamak üzere artıp azalmalıdır (Uysal, 2009).

Hemen her teoremde olduğu gibi bu teoremin de bazı varsayımları mevcut olup bunlar aşağıda belirtilmektedir (Aslan ve Kanbur, 2007):
  • Ulaşım masrafları yoktur
  • Sigorta giderleri yoktur.
  • Yukarıdakiler dışında kalan diğer işlem masrafları yoktur veya ihmal edilebilir.
  • Ülkeler arasında ticarete herhangi bir engel bulunmamaktadır. Mallar nasıl iki şehir arasında ticarete konu olabiliyor ve serbestçe yer değiştirebiliyorsa ülkeler arasında da aynı kural geçerlidir.
  • Malların her iki ülkedeki niteliği de aynıdır.
Görüldüğü gibi varsayımlardan önemli bir kısmı gerçekçi varsayımlar değildir. Mutlak SAGP’de geçerli olan bu varsayımlar Nisbi SAGP’de düzeltilmiştir. Söz konusu kavramlar ve açıklamaları diğer yazımızda anlatılacaktır.

SAGP teorisinin günümüzde bu kadar önemli olmasını sağlayan bazı unsurlar bulunmaktadır. Söz konusu teoremin iktisadi önemini beş başlık altında sıralamak mümkündür (Kasman ve Ayhan, 2008):
  • Nominal ve reel şoklar ile birlikte ortaya çıkan SAGP’den sapma, reel döviz kurundaki hareketlerin açıklanmasında kullanılmaktadır,
  • Kur uyuşmazlığının derecesini belirlemektedir,
  • SAGP’nin sağlanması, açık ekonomi makroekonomideki varsayımlardan biridir,
  • SAGP, ülkeler arasındaki gelirlerin karşılaştırılması için enflasyon farklılıklarının giderilmesini amaçlamaktadır,
  • SAGP, paritelerin oluşturulması için kullanılmaktadır.

Ülkeler arası refah düzeyi karşılaştırmalarında birçok yöntemin kullanıldığı görülmektedir. Herhangi bir ülkenin diğer ülkeye göre refah düzeyinin belirlenmesinde kişi başına Milli Gelir (MG) rakamları, bunlar içinde en çok kullanılanıdır. Uluslararası karşılaştırmalarda dolar cinsinden ifade edilen MG rakamlarının sağlıklı olmaması ve  dolar cinsinden ifade ediliyor olmaları söz konusu unsurunun karşılaştırmada yetersiz kaldığı gerçeğine bizi götürmektedir.

Yukarıda belirtildiği gibi uluslararası gelişmişlik karşılaştırmalarında döviz kuru kullanımının bazı dezavantajları bulunmaktadır. Bunlar aşağıda belirtilmektedir (TUİK, 2008):
  • Birincisi, çeşitli nedenlerden kaynaklanan (spekülasyonlar, faiz oranlarındaki değişimler vb.) kur dalgalanmalarıdır. Bu durumda, döviz kuru ile hesaplanan GSYİH değeri temel alındığında, ülkenin ekonomik büyüklüğünde kur dalgalanmalarına bağlı ani değişiklikler oluşabilir. Döviz kuru dalgalanmaları, mal ve hizmet hacminde bir değişiklik olmamasına rağmen ülkenin bir anda “daha zengin” veya “daha fakir” görünmesine yol açmaktadır. Bu tür değişiklikler ekonomik faaliyetle ilişkilendirilmediği için ekonomik büyümeyi yansıtmayan suni değişikliklerdir.
  • İkincisi, bir ülkede üretilen mal veya hizmetlerin fiyat düzeyini yansıtmamasıdır. Döviz kuru, ticarete konu olan mal ve hizmetlerin yanı sıra faiz oranları, sermaye akışı gibi faktörlerden de etkilenmektedir. Özellikle gelişmekte olan ülkelerde döviz kurunun idari kararların etkisinde olması, resmi ve serbest piyasa kurları arasındaki farklılıklar da uluslararası karşılaştırmalarda döviz kuru kullanımını sakıncalı yapmaktadır. 
Bu sebeple ortak bir karşılaştırma unsuru bulunması fikri 20.yy’ın başlarından itibaren gündemi meşgul etmiştir. Aşağıda SAGP’nin gelişimi önemli olaylar bazında ele alınmaktadır:
SAGP teorik olarak, bir para ile diğeri arasındaki değişim oranı, bu paraların yurt içi satın alma güçleri eşdeğer ise dengededir görüşünü ileri sürmektedir. Buna benzer yaklaşımlara 17.yüzyıl merkantilistlerinde de rastlanılmaktadır. Bu sebeple söz konusu kavramın belki de 1600 lü yıllarda da tartışıldığını düşünebiliriz.
Bu teorik yaklaşımın modern mimarı olarak da G. Cassell gösterilmektedir. Cassell'in 1916'da yaptığı çalışmalar ile teorinin açıklık kazandığını görmekteyiz. Cassell yaptığı analizde fiyat ve kambiyo kurlarının mutlak düzeylerinin değil, bu düzeylerdeki değişmelerin göz önünde bulundurulması gerektiğini söyler.
1954 yılında Gilbert Kravis ile satın alma gücü paritesi çalışmaları başlamıştır.
1968 yılında BM İstatistik Ofisi ve Pensilvanya Üniversitesi uluslararası karşılaştırma birimi bu çalışmaları değerlendirmiş ve uluslararası karşılaştırma programı (UKP) oluşturulmuştur.
GSYİH ve bileşenlerini, SAGP'ye dayalı olarak veren ve uluslararası fiyat ve hacim karşılaştırmalarına olanak sağlayan, Birleşmiş Milletler, OECD ve Eurostat (Avrupa Birliği İstatistik Ofisi) gibi kuruluşlar tarafından organize edilen bir program olan uluslararası karşılaştırma programı (TUİK, 2004) üye olan ülke sayısı arttıkça yeni bir organizasyona gitmeye karar vermiş ve 1980 yılında program bölgelere ayrılmıştır.
Türkiye UKP’nin Avrupa bölgesinde yani "Avrupa Karşılaştırma Programı" organizasyonunda yer almaktadır. Avrupa Karşılaştırma Programı, Eurostat ve OECD tarafından organize edilmektedir. Bu programda yer alan ülkeler, dört gruba ayrılmıştır. Birinci grupta Kuzey Avrupa ülkeleri, ikinci grupta Orta Avrupa ülkeleri, üçüncü grupta Güney Avrupa ülkeleri ve dördüncü grup ise diğer OECD ülkeleri yer almaktadır (TUİK, 2004).
SAGP’nin tarihi gelişimine değinmişken SAGP’nin gelinen en son noktada nasıl hesaplandığından da bahsedilmesine ihtiyaç bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen karşılaştırma programı kapsamında öncelikle katılımcı ülkeleri ve ilgili madde grubunu temsil eden ve ülkeler arasında karşılaştırılabilir niteliğe sahip mal ve hizmet sepeti, tüm ülkelerin katılımı ile belirlenmektedir. Mal ve hizmet sepeti belirlenirken dikkate alınan ölçüler aşağıda belirtilmektedir (TUİK, 2004):
  • Seçilen maddelerin mümkün olduğunca çoğu katılımcı ülkede bulunuyor olması,
  • Seçilen maddeleri ana gruplar düzeyinde tür ve satın alış yönünden ülkeleri temsil etmesi,
  • Ülkelerin aynı maddeyi fiyatlandırdıklarından ve karşılaştırdıklarından emin olmaları için seçilen maddelerin mutlaka ayrıntılı tanımlarının olması,
  • Her bir grup için ülkeler tüketim yapılarını ve madde ağırlıklarını göz önüne alarak en azından bir maddeyi kendi ülkelerinin tüketimi için temsil edici olarak belirlemesi gerekmektedir.
------------
Aslan, Nurdan ve A.Nesligül Kanbur, Türkiye’de 1980 sonrası satın alma gücü paritesi yaklaşımı, Marmara Üniversitesi İİBF Dergisi, 23 (2), 2007, 9-43
Kasman Saadet ve Duygu Ayhan, “Avrupa Birliği’nin Genişleme Sürecinde Satın Alma Gücü Paritesi Sağlanıyor Mu?”, İzmir: 2.Ulusal İktisat Kongresi, 20-22 Şubat 2008.
TUİK, Türkiye İstatistik Yıllığı 2004, Ankara: TUİK, 2004
TUİK, Satın Alma Gücü Paritesi, Ankara: TUİK, 2008
Uysal Tolga, Döviz Vadeli İşlem Sözleşmeleri, Alıntı tarihi: 30 Nisan 2009, http://www.vob.org.tr/VOBPortalTur/EduDocs/Doviz.pdf 
Yıldırım, Oğuz, Döviz Kurları Çerçevesinde Satınalma Gücü Paritesinin Zaman Serisi Analizi ve Türkiye Ekonomisi Uygulaması, Bankacılar Dergisi, 44, 2003, 3-14.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Merhaba kıymetli okuyucularım,
Yorumları denetlemeden siteye koyamıyorum. Maalesef uygun olmayan içerikler paylaşan kullanıcılar oluyor ve bunun siteyi ziyaret eden insanları olumsuz etkilemesini istemiyorum. Vaktimin darlığından her zaman yorumlarınıza da yanıt veremiyorum. Anlayışınız için teşekkür ederim.