Kıyı bankacılığı; ülke dışından sağlanan fonların ülke dışında veya koşullara göre ülke içinde kullandırılması, uluslararası devletsiz paraların fon fazlası bulunan merkezlerden fon açığı bulunan merkezlere transfer edilmesi gibi finansal hizmetler yürüten genellikle serbest bölgelerde kurulan merkezlerde faaliyet gösteren ve ülke içindeki bankacılık sisteminin tabi olduğu yasal düzenlemelerin kapsamı dışında tutularak, getirilen mali ve hukuksal avantajlar sayesinde cazip çalışma koşullarının sağlandığı bankacılık türüdür.[1] Uluslararası bankalar; kendi ülkelerinde bulunan vergi, harç, munzam karşılık, bulundurma gibi yükümlülüklerin dışına çıkmak, yabancı para ve sermaye piyasalarıyla bütünleşmek, uluslararası işlem hacimlerini genişletmek ve değişik ülkelerde şube açarak ülkelerindeki çalışma saati sınırlarını aşmak gibi faktörlerden dolayı kıyı bankacılığı merkezlerine yönelerek bu tür işlemler yapmaktadırlar.[2]
Kıyı bankacılığının ayırt edici özellikleri sıralandığında aşağıdaki konuların öne çıktığı gözlemlenmektedir:
- Kıyı bankaları çalıştıkları ülkelerdeki genel bankacılık mevzuatının dışında son derece esnek, denetimden uzak, liberal çalışma esaslarına tabi bulunmaktadırlar.
- Faaliyetlerini büyük ölçüde ülke dışından aldıkları fonları yine ülke dışında kullandırmak suretiyle uluslararası düzeyde sürdürmekte, çok küçük bazı istisnalar dışında yerel piyasalara girmemektedirler.
- Kıyı bankalarının faaliyetine konu olan para türü genellikle yerli para olmayıp uluslararası piyasalarda genel kabul görmüş; Euro, Dolar, Yen, ve İsviçre Frankı gibi çevrilebilir (konvertibl) paralar olmaktadır.
- Kıyı bankaları, ikametgâhı belli olmayan paraları, yine ikametgâhı belli olmayanlara kredi olarak vermektedir.
- Kıyı bankacılığı merkezlerindeki finans kurumları, genelde bu merkezlerin kurulu olduğu ülkelerde yerleşik sayılmayan müşterilerine, özelde kambiyo rejimlerinin çerçevesinde yerleşik sayılan müşterilerine, dövize bağlı muamelelerde hizmet vermektedir.[3]
- Offshore hesaplar, kanuni karşılık ve vergiye tabi olmadığından yüksek faiz getirisi sağlarlar. Ancak, tasarruf mevduatının bütün niteliklerini taşımalarına rağmen, yurt dışında kurulu bir bankadaki mevduat özelliğinden dolayı mevduat güvencesi dışında kalırlar.
Kıyı bankaları özel bir banka olmayıp, temel olarak diğer bankalar gibi mevduat toplamakta, kredi vermekte ve güvene dayalı işlemler (fudiciary) yapmaktadır. Bu özelliği ile kıyı bankalarını diğer bankalardan ayıran özelliklerin kısaca özetlemekte fayda vardır. Bu özellikleri[4];
· Kıyı bankaları bulundukları ülkede geçerli olan para birimi dışındaki bir para birimi ile işlem yaparlar.
· Kıyı bankaları koşul olmasa da esasen yerleşik olmayan kişiler ve kurumlarla işlem yaparlar.
· Kıyı bankaları genellikle yurtiçi finans piyasasının tabi olduğu yasaların, sınırlamaların ve denetimlerin çoğundan muaflardır.
· Birçok kıyı bankacılığı merkezinde çok sıkı biçimde sır saklama ilkesi uygulanmaktadır,
şeklinde maddelendirmek mümkündür.
Kıyı Bankacılığı Bölgeleri; Bankacılık faaliyetleri kurulu bulunduğu ülke harici ile sınırlandırıldığı veya ülke genelinde uygulanan ekonomik ve mali mevzuatın haricinde tutulan veya kurulu bulunulan ülke vatandaşlarından mevduat ve fon kabulünün yasaklandığı, ülkelerin siyasi sınırları içinde olmakla birlikte, ülke genelinde uygulanan idari, mali ve ekonomik mevzuatın kapsamı dışında tutulan veya bankacılık ve vergi mevzuatı başta olmak üzere farklı ve imtiyazlı düzenlemelerin geçerli kılındığı özel bankacılık merkezleri ile özel bir farklılaştırmaya gidilmeksizin ülke genelinde uygulanan mevzuatın kıyı bankacılığı merkezleri ile rekabet edecek tarzda düzenlendiği ülkelere ait toprakların tamamını kapsamaktadır.[5]
Kıyı bankacılığı kavramı ile sık sık karıştırılan serbest bölge ise “bir ülkenin siyasi sınırları içinde olmakla beraber, gümrük hattı dışında sayılan, ülkede geçerli ticari, mali ve iktisadi alanlara ilişkin hukuki ve idari düzenlemelerin uygulanmadığı veya kısmen uygulandığı, sınaî ve ticari faaliyetler için daha geniş teşviklerin tanındığı ve fiziki olarak ülkenin diğer kısımlarından ayrılan yerler” olarak tanımlanabilir.[6]
Bunlar dışında bir de vergi cennetleri kavramı vardır. Vergi cennetleri, yabancı yatırımcıyı ülkeye çekebilmek için sistemlerinde gelir, servet, harcama ve sermaye vergileri gibi vergileri hiç bulundurmayan veya söz konusu vergileri bulundurmakla birlikte vergi oranlarını düşük tutan, indirim, istisna ve muafiyetlere geniş uygulama alanı sunan, işlemlerin gizli şartlar altında yapılabilmesine olanak tanıyan ve çoğunlukla kıyı bankacılığı merkezleri olarak faaliyet gösteren, fiziki yatırım alanları sınırlı olan küçük ülkelerdir.
OECD tarafından vergi cenneti olma özelliklerini taşıyıp taşımadıkları açısından ülkeler, çeşitli yöntemlerle incelenmiş ve sonuçta kırk bir ülkenin vergi cenneti olma kriterlerini taşıdığı belirlenmiştir. Söz konusu ülkeler OECD ile işbirliğine davet edilmiştir Aralık 2003 tarihi itibariyle bu ülkelerden 36 tanesi OECD’nin işbirliği önerisine olumlu yanıt vererek “işbirliği yapan ülkeler” kategorine girmiştir. İşbirliği talebine olumlu yanıt veren ülkeler aşağıdakilerdir:
· ABD’nin harici toprağı: Amerikan Virjin Adaları,
· İngiliz denizaşırı toprakları: Anguilla, Bermudes, İngiliz Virgin Adaları, Caimans Adaları, Cebelitarık (Gibraltar), Montserrat, Turks ve Caicos Adaları,
· İngiliz Couron’una tabi ülkeler: Grenade, Guernesey/ Sark/ Alerney, Man Adası, Jersey
· Hollanda egemenliğine tabi topraklar: Antigua ve Barbuda, Aruba, Hollanda Amilleri (Hollanda, Araba ve Hollanda Amilleri Hollanda Krallığını oluşturan üç devlettir),
· Yeni Zelanda egemenliğine tabi devletler: Cook Adaları Devleti, Niue Devleti,
· Diğer: Bahamas Cumhuriyeti, Bahreyn Krallığı, Belize, Bermuda, Cayman Adaları, Kıbrıs, Dominik Cumhuriyeti, Malta, Maurice Adası, Nauru Cumhuriyeti, Panama, Samoa, Saint Marin, Seychelles Cumhuriyeti, Saint Kits ve Nevis Federasyonu, Sainte Lucie, Saint Vincent ve Grenadines, Vanuatu Cumhuriyeti.
[2] Şenol Babuşcu, Toptancı Bankacılık ve Türkiye Uygulaması, Ankara, Türkiye Halk Bankası Eğitim Müdürlüğü, 1991, s.33.
[3] Emin Subaşı, “Bahreyn’de Kıyı Bankacılığı ve Bölge Ekonomilerine Katkısı”, Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Marmara Üniversitesi Ortadoğu Araştırmaları Enstitüsü, 2007, s.22.
[4]Alberto Musalem ve Luca Errico, “Offshore Banking – An analysis of Micro-and-Macro-Prudential Issues”, IMF Working Paper, WP/99/5, s.3.
[5] Resmi gazete, 10.11.2004 Çarşamba, Sayı: 25639.
[6] F. Bahar Özdoğan, Serbest Bölgeler, Ankara, Siyasal, 2006, s.3.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Merhaba kıymetli okuyucularım,
Yorumları denetlemeden siteye koyamıyorum. Maalesef uygun olmayan içerikler paylaşan kullanıcılar oluyor ve bunun siteyi ziyaret eden insanları olumsuz etkilemesini istemiyorum. Vaktimin darlığından her zaman yorumlarınıza da yanıt veremiyorum. Anlayışınız için teşekkür ederim.