Finlandiya 1809 tarihine kadar İsveç hakimiyeti altında yaşamış ve bu yılda da Rus Çarına bağlı Özerk Çar Dukalığı olmuştur. 1865 tarihinde Finlandiya kendi para birimi olan Markka’yı çıkarmış ve ekonomik büyümeyi hedefleyen bir politika izlemeye başlamıştır. Sovyet Rusya Hükümeti 31 Aralık 1917’de Fin bağımsızlığını tanımıştır. Komşu devletler ve batı ulusları tarafından da tanınma süreci hızlı bir şekilde gerçekleşmiştir. İkinci Dünya Savaşının sonunda Finlandiya, topraklarının %10’u ile 100,000 insanını kaybetmiştir. Bunlara rağmen, Finlandiya’nın güçlü bir ekonomik yönetime sahip olmasından gelen ünü, Birinci ve İkinci Dünya Savaşları arasındaki dönemde yabancı borçlarını ödemesine ve İkinci Dünya Savaşının ardından Marshall yardımı almadan yeniden yapılanmasına dayanmaktadır.[1]
İkinci dünya savaşının ardından 1950’1i yıllarda başlayan hızlı sanayileşme ile birlikte Fin ekonomisi 1980’1i yılların başına kadar kamu müdahalelerini de içeren piyasa ekonomisi kuralları ile oldukça başarılı bir şekilde yürütülmüştür. Ancak 1980’li yılların ortasına gelindiğinde finans piyasasında uygulamaya konulan serbestleştirme politikası bir kaç yıl içerisinde hisse senedi piyasasında aşırı bir değerlenmeye yol açmış, hızla büyüyor gözüken Fin ekonomisi kötü bankacılık, Sovyetler Birliği’nin dağılması sonucu dış talebin azalması ile iflas eder hale gelmiştir.[2]
Her ne kadar bankacılık faaliyetlerinin kötü yapıldığı ve yanlış krediler verildiği söylense de aşağıdaki tabloda verilen rakamlar yaşanan krizler içerisinde en uygun kötü alacak oranlarının baltık ülkelerinde gerçekleştiğini ortaya koymaktadır. Fakat bu oranlar bile Finlandiya’da bankacılık aktiflerinin 1991’den 1995’e kadar %33 oranında değer kaybetmesine engel olamamıştır.[3]
Bankacılık Krizlerinde Kötü Alacak Oranları
(Kaynak: Hayri Kozanoğlu, “Yükselen Ülkelerde Bankacılık Sorunları”, MAG, Aralık 2000, s. 77.)
Finlandiya’nın ekonomik verilerine bakıldığında, 1990 yılından 1993 yılına kadar GSMH’ta %14’e varan bir düşme yaşandığı görülmüştür. 1990’da ise %4 seviyesinde olan işsizlik oranının 1994 yılında %20 gibi oldukça yüksek seviyelere gelmiş olması büyük bir durgunluğun göstergesi olarak kabul edilmektedir.[4] Bunun yanında negatif büyüme ve toplumsal ihtiyaçların artmaya başlamasının getirdiği ilave giderler; ülke ekonomisinde ciddi bütçe açıkları yaratmış ve 1990’larda %10 seviyesinde bulunan cari açığın GSMH’a oranının, 1993’te %50’ye, 1995’te ise %70’e çıkmasına sebep olmuştur.[5]
Tüm bu gelişmeler yaşanırken özellikle düşük faizden ve uzun vadede devlet tahvillerine yatırım yapan bankalar, faizlerin artmaya başlaması ile zarar görmeye ve likidite sıkıntısı yaşamaya başlamışlardır. Bu da karlılıklarını negatif olarak etkilemiş ve aşağıdaki şekilde görülen sonuçların doğmasına sebebiyet vermiştir.
Finlandiya ve İsveç’te Bankaların Özkaynak Karlılığı
(Kaynak: Peter Englung, Vesa Vihriälä, “Financial Crises in Developed Economies: The Cases Of Sweden and Finland”, Pellervo Economic Research InstituteWorking Papers, Mart 2003, No: 63, s. 28.)
Tüm bu olumsuzlukların ardından aşağıda belirtilen önlemler ve gelişmeler ile krizden çıkış sağlanmaya çalışılmıştır:[6]
· Eylül 1991 : Skopbank, Finlandiya Bankası tarafından devralındı.
· Nisan 1992 : Hükümet Garanti Fonu kuruldu.
· Eylül 1992 : Marka dalgalanmaya bırakıldı.
· Ekim 1993 : Finlandiya Tasarruf Bankası’nın aktifleri oluşturulan Arsenal AMC’ye transfer edildi.
Yukarıda alınan tüm önlemler ile ekonomide rahatlama sağlanmaya çalışılmış ve 1994 yılı sonu itibariyle de kriz etkileri ortadan kalkmaya başlamıştır.
[1] Finlandiya Büyükelçiliği, “Finlandiya Tarihi”,http://www.finland.org.tr/doc/tr/finfo/Tarih.html,
[2] T.C. Helsinki Büyükelçiliği Ticaret Müşavirliği, Ülke Profili 2001 Finlandiya, Helsinki, T.C. Helsinki Büyükelçiliği, 2002, s. 8.
[3] Takeo Hoshi, Anil K Kashyap, “Solutions to Japan’s Banking Problems: What Might Work and What Definitely Will Fail”,http://www.esri.go.jp/jp/workshop/040903/040903Kashyap.pdf,
[4] Seppo Honkapohja, Erkki Koskela, “Finland: How Bad Policies Turned Bad Luck into a Recession”, (Çevrimiçi), http://www.cepr.org/press/EP29%20finland.htm, 13 Nisan 2006.
[5] Hannu Uusitalo, “Economic Crisis and Social Policy in Finland in the 1990’s”, Social Policy Research Center Papers, Ekim 1996, No: 70, s. 4.
[6] Randall Kroszner seminer notları, “Non-Performing Loans, Monetary Policy and Deflation: The Industrial Country Experience”, Economic and Social Research Institute Cabinet Office (Japonya), Tokyo, 20 – 22 Mart 2002, s. 6.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Merhaba kıymetli okuyucularım,
Yorumları denetlemeden siteye koyamıyorum. Maalesef uygun olmayan içerikler paylaşan kullanıcılar oluyor ve bunun siteyi ziyaret eden insanları olumsuz etkilemesini istemiyorum. Vaktimin darlığından her zaman yorumlarınıza da yanıt veremiyorum. Anlayışınız için teşekkür ederim.